31 Ekim 2009 Cumartesi

KENTİN ÜÇ DÜŞMANI




Prof. Dr. Bilgin Derin
Şehir Ekolojisi Uzmanı



Ormancılık Haftasının işlendiği derste, öğretmen Osmaniyeli öğrenciye sorar: “Ormanın üç düşmanını say bakalım”. Yanıtı hepiniz bilirsiniz: “Macıklar, Tekerekler, Alibekirliler”. Bilmem doğru bilmem yanlış; Osmaniye’de bu fıkra, sülâlelerden bir veya ikisinde kimi zaman değişiklik yapılarak hâlâ anlatılır.



2009 yılına göre Osmaniye’nin kuruluş yaşı: Derviş Paşa yönetimindeki Fırka-i Islahiye’nin dağlardaki göçer ve Osmanlı idaresine baş eğmeyen aşiretleri zorunlu yerleştirmeye (iskân) uğratması ile 1865 yılında o zamanki Cebel-i Bereket (Bereketli Dağ) Sancağı’na bağlı merkezi Yarpuz olmak üzere bir kaza olarak kurulmasını başlangıç alırsak 144 yıl; bugünkü yerinde (Yarpuz yoluna yakın ve biraz ilerisinde ovadaki Kınık Bucağı olarak) varlığını sürdürdüğü 1908 yılını temel alırsak 101; Osmaniye Belediyesinin Kuruluş yılı 1887’yi temel alırsak da 122 yıldır.
Ben bugünkü yerleşim yerindeki kuruluşunu bugünkü Osmaniye için kuruluş tarihi olarak alıyorum. Zira birazdan nasıl yıkıldığını anlatacağımız Osmaniye kentinin bugünkü yerleşimi 101 yıl önceki yerdir. Karatepe Açık Hava Müzelerinde sergilenen antik Hitit kentinin ve Kastabala Antik kentinin bilinen yaşı 5000 yıl; Abbasi ve Selçuklu geçmişimiz (786-1071) ise ortalama bin yıllıktır. Ne acıdır ki bu ülkenin tarih ve coğrafya bilmeyen bugünkü torunları ve onların seçtikleri ve atadıkları; değil 5000-1000 yıllık; 100 yıllık geçmişlerine bile sahip çıkamamakta ve onu koruyamamaktadırlar.



Birkaç gazeteci arkadaşıma benim eski İlçe Trafik Müdürlüğü binası olarak kullanılırken tanıdığım, aslında bugünkü Osmaniye Müzesi olan eski valilik ve ondan önce de kaymakamlık binasından önce, Osmaniye’nin en eski kaymakamlık binası olan, önünde çok yaşlı iki palmiye ağacının bulunduğu ve şimdi yerinde il özel idaresi işhanı bulunan son Cebel-i Bereket valisinin lojmanının resmini ve Enverül Hamit Camii yanındaki Kurtuluş Savaşı şehitliğinin eski halinin resmini aradığımı söyledim. Vardı ama arşivde kayboldu dediler. Bir ümit Osmaniye’nin tarihini belgeleyen tek isim konumunda olan Fotoğrafçı Hakkı Coral kaldı. Kentin yazılı tarihi ve kronolojisini tutan ve kitaplaştıranlara, eski gazete resimlerine, kartpostal koleksiyonlarınıza ve anılarını yazanlara her zamankinden fazla ihtiyacımız var. Müzeye koymak üzere o eski şehitliğin anıt değerindeki mezar taşları, soruyorum; şimdi nerede? Şehitliğine sahip çıkamayan kentten fazla ümitli değilim, ama yine de üstümüze düşen görevi yapmalıyız. Hiç değilse kenti yıkanları tarihe not düşürmek gerekir.



1974’den sonra Karaoğlanoğlu Parkı adını alan Şehir Parkının eski yüzölçümü kaç dönümdü? Kim veya ne zaman Ziraat Bankası’na bir bölümü, Atatürk İlköğretim Okuluna bir diğer büyük bölümü verildi? Nerede parkın ilk halinin resimleri? Kültür Müdürlüğünün ve belediyemizin arşivi ve çalışmaları nerede? Nerede sıra konakların, tek katlı bahçeli evlerinin ve dallarından yürürken güneşin görülmediği kimilerine göre çınar kimilerine göre Okaliptüs ağaçları ile kaplı, 16 Ocak 1925 tarihinde Gazi Mustafa Kemal’i İstasyonda karşılayanların yürüdüğü İstasyon Caddesinin eski fotoğrafları?



Enverül Hamit camiinin yapılış yılı 1890; İstasyon binasının yapım yılı yaklaşık 1908, yıkılıp yerine özel idare işhanı yapılan, tapusu bir Yahudi yurttaşa ait olan eski Cebel-i Bereket valisinin lojmanı olan bina ve 7 Ocak İlköğretim Okulu binası 1930 tarihinde yapılmış gözüküyor. Osmaniye’nin ilk imar planı 1973 yılında yapılmış.
Şehir Parkı yıkıla yıkıla bugüne geldi. Sırakonaklar yıkıldı. Kurtuluş Savaşı şehitliği yıkıldı, Merkez Ortaokulu yıkıldı. İlk yapılış amacı Cebel-i Bereket Valiliği Lojmanı olan Osmaniye’nin ilk kaymakamlık binası yıkıldı. Geçmişini yıkıyorlar, Osmaniye! Seni yakın geçmişine bağlayan ne kaldı?



Sende zaten Osmaniyeliler değil, Gavurdağlılar, Darendeliler, Maraşlılar ve Urfalılar vb oturuyor. Senin valilerin buralı değil. Müze binasını takas edip Ağız ve Diş Sağlığı merkezi yapılmasına sana sormadan karar veren sağlık müdürü (leri) hiçbir zaman Osmaniyeli olmadı. Kültür Müdürün Kadirlili. Kadirlililer ise il olmamızı hiç istemeyip, hiçbir zaman “Osmaniyeliyim” diyemediler.



Artık öğretmenler öğrencilerine şöyle sorsun: “Şehrimizin üç düşmanını say bakalım”. Cevabını da biz verelim: “Belediye başkanları, Valiler, müteahhitler!”. İsterseniz soyadlarını da yazabilirsiniz; arzunuz bilir.

Hiç yorum yok: