Zeynep Kuray'ın Birgün'deki Cenaze törenlerini anlatan güzel yazısı için teşekkür ediyoruz. Cenaze töreni resimleri ve yazının devamı için aşağıdaki adrese bakınız:
http://www.birgun.net/haber-detay/usta-ya-veda-128544.html
Osmaniye Kastabala Antik kenti üzerine yapılmak istenen Çimento Fabrikasını engellemek amacı ile 20 Mayıs 2008 tarihinde kurulan ve başarılı çalışmaları sonucu yatırımın iptali ve bölgede artan çevre sorunları nedeniyle 12 Eylül 2009 tarihinde adını Osmaniye Kastabala Çevre Platformu olarak değiştiren Çimento Fabrikasına Karşı Osmaniye Kastabala Platformu'nun yarı resmi yayın, propaganda, bilgilendirme ve iletişim bloğudur. Fotoğraf: https://film.iksv.org/tr/onur-odulleri/arif-keskiner
Ediz BOYNİK
1- Antik Hierapolis Kastabala kutsal kenti sınırları içine yapılması öngörüldüğü ve buradaki eserleri tahrip edeceği için
2- Antik kentteki eserlerin de çıkan toz ve emisyonlardan direkt olarak etkileneceği, su ile karışınca asit haline dönüşen zararlı maddelerin yer üstündeki ve yer altındaki doğal ortamında şimdiye kadar korunagelmiş eserleri olumsuz yönde etkileyeceği, eserlerde kimyasal bir reaksiyon başlatarak bunların hızlı bir şekilde ortadan kalkmalarına neden olacağı için
3- Ceyhan deltasının hemen yakınına yapılması öngörülen fabrikanın yapılacağı yerin aynı zamanda Önemli Doğa Alanı olarak koruma altına alınmış olması, çıkan emisyonların, nakliye ve üretim sırasında oluşan atıklar nedeniyle bu özelliğini kaybetmesinin kaçınılmaz olması,
4- Ceyhan Deltası içinde gerek yerli kuşların, gerekse göçmen kuşların konaklayarak üredikleri bir alan olan Kırmıtlı Kuş Cenneti, yakın çevresinde taş ocaklarında dinamit patlatılması, nakliye sırasında oluşan titreşim, atıklarla zaten kirlenmiş olan Ceyhan suyunun daha da kirleneceğinin kaçınılmaz olması ( Su Kuşları Yaşama Ortamı Olarak Uluslar arası öneme sahip Sulak Alanlar Hakkındaki ‘RAMSAR’ Sözleşmesine ülkemiz 1993 yılında taraf olmuştur.)
5- Fabrika için gerekli hammaddelerden kil’in antik kentin çok yakınındaki ormanlık içinden alınmak istenmesi ve bu sırada ağaçların kesiminin öngörülmesi ve doğanın tahrip olacağı
6- Üretim sırasında oluşacak olan (her ne kadar filtre takılsa da, filtrelerin maliyetin düşürülmesi için sürekli olarak, özellikle geceleri çalıştırılmadığı hem ülkemiz hem de yurtdışından bilinen örneklerle kanıtlanmıştır) toz, zehirli gazlar, atıklar nedeniyle hemen kenarındaki köy ve yakın çevresindeki diğer köylere ve bölgedeki canlılar ve bitkilere yapacağı olumsuz etkiler ve bu etkilerin Karatepe-Aslantaş Açık Hava Müzesi de dahil olmak üzere geniş bir alana yayılacağı
7- Çevreye saçılan toz ve atıkların yağmur sularıyla toprağa geçeçeği, toprağın geri dönüşümü olmadan çoraklaşarak elden çıkacağı, zaten kirlenmiş sularla yapılan tarımın bu süreci daha da hızlandıracağının kaçınılmaz olması nedeniyle
8- Köylünün çevredeki tarlalarının fabrika yapıldıktan sonra 2/3 oranında değer kaybedeceği….devlet desteği ile yeşertmeye çalıştıkları zeytinliklerin fabrikanın baca emisyonları ve nemle birlikte çabucak donan klinker tozu nedeniyle döllenemeyip ürün vermeyeceği, çevrede yetiştirilmek için dikilmiş binlerce zeytin, şeftali ve diğer ağaçların meyve veremeyeceği nedeniyle
9- Çevrede bulunan önemli kalelerle örenyerleri (Karatepe-Aslantaş, Bodrum, Hemite, Babaoğlan ) ve doğal çevrenin, Kuş Cenneti, Millipark’ın varlığının oluşturduğu bacasız fabrikaya benzetebileceğimiz büyük turizm potansiyelini engelleyip, ortadan kaldıracak olması
10- Kalkınma projesi kapsamında, yöre halkına iş olanakları sağlayacağı düşünülse de, 800 işci alınacağı iddia edilen fabrikada köylünün vasıfsız işçi olması nedeniyle köyden çok az işçi alınacağı, diğer örneklerden bilindiği gibi, nakliye gibi diğer işlerinde ihaleye verilerek şirketlere yaptırılacağı, köylüye yalnızca fabrikanın zararları kalacağı, fabrikanın bölgede 800 kişiye iş imkanı yaratıyoruz sloganının, doğal çevre ve tarımın geri dönüşümsüz olarak tahrip edeceği için binlerce kişiyi aç bırakacağının kesin olması nedeniyle (Osmaniye Organize Sanayi tesisleri daha tamamlanmadan çevredeki tarlalarda salatalık, domates gibi sebzelerin şimdiden yetiştirilemediği biliniyor)
11- Çimento fabrikasının çıkaracağı zehirli gazlarla insan sağlığını ciddi tehlikeye sokması, kanser, solunum ve kardiovasküler hastalıklarına yol açması bakımından.
12- İskan yerlerine yakın olmaması gereken Çimento fabrikasının Kesmeburun köyünün tam tepesinde ve köye 100 m uzaklıkta olması nedeniyle, bütün köy halkı ( kadın, erkek, genç ihtiyar, çoluk, çocuk ) sağlığını kaybedecek, asgari ücretle işe alınanlar kazançlarının 4 mislini tedavi olmak için harcayacakları için
13- Osmaniye ilinin kalkınması projesi kapsamında, 5 yıl süreli vergiden muaf ve %85 ‘e varan yabancı sermaye ile hazine arazisi üzerine kurulması öngörülen fabrikanın çimento üretimi için gerekli kil, marn, kalker v.s gibi malzemeyi de yakın çevreden ucuz yolla milli kaynaklardan saylayacak olması, ucuz iş gücü kullanması, üretiminin sadece ihracata yönelik olmasının Osmaniye ili ve ülkenin kalkınmasında faydasının olmayacağı, aksine üretim artıkları ve emisyonları ile çevreye yapacağı olumsuz etkileri ile yörenin turizm potansiyelini tümüyle engelleyeceği nedeniyle
14- Günde 620 ton kömür kullanılacak olması sonucunda oluşacak toz ve kül dağları, nakliyenin 30 tonluk kamyonlarla yapılacak olması nedeniyle, gerek taşıma sırasında oluşan egzoz emisyonları gerekse etrafa saçılacak ve zaten kış aylarında hava kirliliğinin hat safhada olduğu Osmaniye’nin bu fabrikayı izleyecek olan diğer fabrikalarla birlikte.. yaşanılmaz bir yer haline geleceği için..
15- Kil, Marn, Kalker…ve Çimento üretmek için gerekli tüm malzeme Avrupa ülkelerinde bulunmasına karşın oralarda Çimento fabrikalarının çevre ve insan sağlığına yaptığı tahribat nedeniyle yapımı yasaklanan ve var olanların kapatılıp sadece bazılarında araştırma bazında üretim yapılmasına izin verilirken, Danimarka ve son teknoloji adı altında eskimiş çevre bitirici teknolojiyle[1] yöre halkını ve doğasını geri dönüşümsüz olarak bitireceği için…
[1] AB ülkelerinde 2003 yılından itibaren kanser ve çimento egzaması gibi hastalıklara neden olduğu için chromat içeren çimento artık kullanılmamaktadır. Universal Çimento A.Ş. nin hazırlattığı ÇED raporunda chromat’sız çimento üretileceği hakkında hiçbir bilgi bulunmamaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder